TEBDER KURULUMUDUR
MANA YAZILARI
ALEVİLİK İNANCININ ÖZLERİ

Banaz

BANAZ’DAKİ  KÜLTÜR  VARLIKLARIMIZ

1-Hasan Dede, 2-Banaz zaviyesi 3-Emir Dede, 4-Seyit Ali Sultan, 5-Pir Mehmet. 6- Ziyaret  Tepesi. 7-Topuzlu Baba. 8- Pir Sultan Anıtı. 9-Anfi Tiyatro 10-Sivas Şehitleri Anıtı. 11- Pir Sultanın Evi.12-Ilıcak Pınarı. 13-Çelebiler. 14-Pir Sultan Yontusu 15-Pir  Sultan Abdal  Kültür Etkinlikleri. 16- Cemevi. 17-Derneğimiz 18-Köy konağı. 19-Morg.

1-HASAN  DEDE:

Pir Sultan’ın yaşadığı evin bahçesi. Burada Pir Sultanın  asasına takarak  Horasandan getirdiğine inanılan bir taş bulunmaktadır. Pir Sultan eşi ve dostları ile bu taşın üzerine oturup sohbet edermiş. Burada çok büyük bir söğüt  ağacı vardı, dallarında dilek için bağlanmış, rengarenk bezlerden oluşan müthiş bir görüntü vardı. Bu ağaç zamana direnemedi. Bir kış günü gıcırdaya gıcırdaya yıkıldı. Parçalayıp cemde yaktılar.Şu anda bu ağacın yerinde selvi ve gül ağaçları vardır. 

 

 Üstteki resim 1979 yılı restorasyon çalışması henüz bitmemiş hali (Dönemin Banaz ilk okulu öğrencileri öğretmenler ve köylüler.

Attaki resim: Salih-Gürbüz Şimşek  kardeşlerin yaptırmış olduğu şimdiki hali. 

Anıt yapılırken 1979 yılında değerli heykeltıraş Cahit Koççoban ve Sadık Öztürk  tarafından çevresine Pir Sultan’ı anlatan figürler işlendi. Çevre duvarlarının üzerini kiremitlerle süslenerek korumaya alındı. Dayanıklı malzeme ve iyi ustalıkla yapılmadığından kısa zamanda dağıldı, sıvalar döküldü. 2007 yılında  Salih-Gürbüz Şimşek kardeşler tekrar restore edilmiştir.

2-BANAZ ZAVİYESİ:

Sivas Yıldızeli tarihi yerler listesinde Banaz köyü türbesi olarak yazılan   Banaz zaviyesi,Cami veya Kümbet gibi çeşitli isimler verilmektedir. Zemini define avcıları tarafından tahrip edilmiş, yoldan geçen araçlar çarparak büyük ölçüde zarar vermiş olmalarına rağmen asırlara meydan okurcasına halen ayaktadır. Binanın genel mimarisi Kümbet sitiline uymaktadır. Anadolu ve Türk Cumhuriyetlerinde sıkça görülen, önemli kişiler için yapılan, çadır sanatının mimariye yansıması olarak ortaya çıkan eserler niteliğindedir. Gövdeleri yuvarlak veya çok köşeli kaideleri kare şeklindedir. (dört köşe ,sekiz kaide üzerine kuruludur) Aynı binadan Yıldızeli Pamukpınar yolu üzerinde de bulunmaktadır. Kullanım amacı açısından bakıldığında  ek yerlerinin temelleri  bir dergah bir eğitim kurumu, yada zaviye  niteliğinde olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

  

 Banaz'da nişanlı iken sevdiği ölen zengin bir kızın çeyizini satarak yaptırdığı söylenir. Giriş kapısının iki metre solunda dışta Arap rakamları ile düşülen bir tarih vardır. Rahmetli köyün hocalığını yapan İsmail Kılıç 1535 yılını yada 1472 yılını işaret ettiğini söylemişti. Net okunamadığından 1535 olma ihtimali çok yüksektir. İçinde mihrap kısmının üstünde kitapların  asılı olduğunu biliniyor. Dis bahçe duvarları halen duruyor.

Zaviye vakıflar müdürlüğünün inisiyatifinde olup, üzerinde her hangi bir tadilat yapılamamaktadır.

 3-EMİR DEDE :

Emirdede Banaz'ın ileri gelen dedelerinden Pir Sultanı yetiştiren sırlarını paylaşan önemli şahsiyet olmalı. Pir Sultanın bir şiirinde bahsettiği Emirzade, Emir dede olmalıdır. 

 

 Pir Sultanım Emirzade,

Gel sırrımı verme yade.

Şiiri  bunu düşündürmektedir. Emirdedenin  anısına hemen zaviyesinin bitişiğinde makam olması bize emirdedenin önemini anlatır. Buradan geçenler niyaz ederek geçerler ellerinde varsa bırakacakları şeyler bırakırlar. Fırından gelenler ekmek bırakır ihtiyacı olan alır. Yada kurdun kuşun hakkı diyerek  niyaz edip bırakılır. Dileği olan mum yakar.

4-SEYİT ALİ SULTAN:

Pir  Sultanın üç oğlundan  biridir. Sürgün edildiği Çorum bölgesinde Çomar köyünü kurar. Daha sonra baba ocağına dönme arzusu ağır basar ve kız kardeşi Senemle tekrar Banaz'a döner. Banazda hakka yürümüştür. Banaz'ın  üstünde Ziyaret Tepesinin zirvesinde yatmaktadır. Rivayet o dur ki Pir Sultanın idamından sonra aile dağıldığından(kaçış veya sürgün ) Seyit Ali’nin bir zaman sonra kellesini koltuğuna alarak baba yurduna Banaza döndüğü söylenmektedir. Mezarı Banazlı Duran dedenin Koyunlu köyündeki taliplerinin girişimi ve desteği ile yapılmıştır.

 

 

5-PİR  MEHMET:

Pir Sultanın diğer oğlu olan Pir Mehmet anıtın altında binlerce küçük taştan oluşan noktaya gelmiş gördüğü durum karşısında Banaz’a girmeden geri dönmüştür.Banazlıların anlatımına göre buradan ( yerin adı kuru elmadır) köydeki kavga seslerini duymuş, rahatsız olmuş, ''yurduma iblis oturmuş'' deyip Banaza girmekten vazgeçmiştir. Bu söz nasıl yorumlanır bilemiyoruz ama anlaşılan kaçış yada sürgünden sonra, aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen, Banaz halen Osmanlının baskısı altındadır. Pir Sultan ailesi için başkıların bitmediğini anlatmak istemiştir. Alevi sözel geleneği yaşanılan acıları vurgulayıcı efsanelerle  anlatmıştır. Yüzyıllardır burası Pir  Mehmet’in  anısına önemli  bir nokta olarak bilinmektedir. Tokat'ın Dodurga köyüne geri dönmüştür. Mezarı Dodurga köyündedir. Anlatılan o dur ki Pir Mehmet Pir Sultanın idamı ve yaşanan katliamdan sonra Dodurga'lı yoldaşlar alıp saklamışlar, katledilmemesi için de Pir Sultanın oğlu olduğunu saklamışlardır. Soyu devam etmemiştir.

6-ZİYARET TEPESİ:

Haziran ayında köylülerin kurbanlar keserek cemler düzenlediği ziyaret tepesi. En önemli kutsal mekanlardandır. Bir köşesinde Seyit Ali’nin mezarının bulunduğu cem alanı taşlar la etrafı çevrilmiş, ağaçlar arasında doğa ile iç içedir. Kuzey tarafı sık ormanla kaplıdır. Kutsandığından buradan hiç bir ağaç kesilip götürülmez ama orada kullanılabilir. Dileklerin ve adakların sunulduğu ziyaret tepesine eskiden en güzel kıyafetler giyilerek çıkılır salıncaklar kurulurdu. Cem alanının Baş kısmında taşın altındaki yuva veya cep yerine para bırakılır, ihtiyacı olan alırdı. Su olmadığı için insanlar ılıcaktan buraya yalın ayakla su taşıdıkları bilinmektedir.

 

  

 Cem alanının çevresindeki taşlar şimdi betonla düzenlemiştir. Daha güzel olması için yapılan bu girişim aslında doğallığını bozmuş o mistik hava bozulmuştur.Halen doğal yolla su çıkmadığı için topuzlu baba bu ihtiyaçları karşılar şekilde düzenlendiği için, Ziyaret Tepesi atıl durumdadır. Köylülerin yılda bir kes tekkeye çıkmak dedikleri bu ibadet yağmur duası anlamını taşırdı. Pir Sultan şenlikleri başladığında 1979 yılında kurbanlar burada tığlandı ve cem yapıldı. Şimdi yapılan Pir Sultan Abdal anma etkinliklerinin kaynağı geçmişte burada yapılan anma ve ibadetin Banazlıların dışında herkesin katılım ile yapılmasına dönüşmüştür.  

7- TOPUZLU  BABA:

Banazın erenlerinden olan Topuzlu Baba hakkında fazla bilgi bulunmamaktadır. Çam ağaçlarının altındaki normalden uzun olan mezar  Yusufoğlan köyünden Hüseyin Ulucan ve vakfın katkıları ile yapılmıştır. Buraya Pir Sultan Abdal Tur.Tan.Day.Der. 1990 yılında içme suyu getirildiğinden.ve mesire alanı olarak çok uygun olduğundan. Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından  cemevi, vakıf idare merkezi, konukevi  ile kurban kesim ve yemek tesisleri buraya yapılmıştır. Dilek taşı da bulunan savaşta yiğitliği ile anıldığı sözlü gelenekte anlatılmaktadır. 

 

Ayrıca aşevi depo ve kütüphane yapılması da vakıf tarafından düşünülmektedir. Buraya beşyüz metre mesafede kaklık denilen yerde kaya oyuğundan çıkan su ile hastaları yıkadıklarında ve birbirine yaslanmış bu kayaların tünel gibi içinden geçildiğinde iyi geldiğine inanılır.

8-PİR  SULTAN  ANITI:

1976 da Banaz’da kurulan Pir  Sultan Abdal Turizm ve Tanıtma Derneği, Ankara’dan  Murtaza Demir’in önerisi üzerine anıt yapılması kararını alır. Kültür Bakanlığı  heykeltraş Cahit  Koççobanı  Banaza gönderir. Birlikte olduğu Sadık Öztürk le okulun lojmanına yerleşirler. Araştırmalar yapılır. Üç ayrı Pir Sultan maketi yapılıp Sivasta ve Banazda  halkın beğenisine sunulur. Şu andaki anıtın maketi büyük farkla beğeni toplar. Ziyaretin Yıldız Dağına bakan kısmına sert kayalıkların üstüne, sazını kaldırmış başı dik 8,5m lik anıt yapılması isteği büyük heyecan yaratır.

 

  

Derneğin  başkanı Haydar Aslan çalışmalara başlar. Ankara ve İstanbul’da bir çok yeri ziyaret eder. Asıl  kaynak Banazlı halktan toplanacaktır. Banazda ki her haneye imkanı ölçüşünde döküm dökülür, sıra ile anıtın yapımında çalışır ve çalışan teknik ekibin yiyecek ihtiyacını karşılar. 1978 yılında Okulun bahçesinde çamurdan  maketi yapılır. Kalıplara alınarak  ziyaretin eteğindeki yerine bölüm bölüm taşınır. Kışın ara verilir. 1979 yılında kalan yerden çalışmalar devam eder ve bitirilerek eylül ayında açılış yapılır. Bu açılış aynı zamanda Pir Sultan şenliklerinin birincisi olur. Beton Anıtın sıvaları zamanla dökülmeye başlaması sonucu Dernek bakırla kaplama yaptırmıştır. (Geniş bilgi için sitemizdeki Pir Sultan anıtı nasıl dikildi ve Anıtın anıları yazılarına bakabilirsiniz)

 9-ANFİ TİYATRO:

Anıtın yapılma sürecinde aynı zamanda anıtın üstüne anfi tiyatro yapılır. Heykeltıraş Cahit Koççoban Kayseri’den getirdiği çinileri göbek kısmına kullandı. Amfi ye okulun bitişiğindeki köy mezarlığından  alınan taşlarla oluşturuldu. 1979 yılı yazında anıt bitti ama amfi tiyatro yarım kaldı. Daha sonraki süreçte  Banaz'lı Pir Sultan Abdal kültür  Derneğimizin kurucusu olan hayırsever İlyas Budak’ın 1990 yılında katkıları ve Pir Sultan  örgütlülüğünün çabaları ile görülen durumuna gelmiştir. Maalesef  zemin sağlıklı yapılmadığından daha sonraki yıllarda çatlamalar başlamış  kullanılamaz duruma gelmiştir. Kullanılamadığından dolayı etkinlikler Topuzlu baba ya alınmıştır. 

 

 

 

Amfi Tiyatro inşaatı yapılırken amaç köylülere anlatılıyor. sahnede neler yapılacağının tasviri yapılıyor. Üstteki resimde hakka yürüyen Banaz'ın Dedelerin den Duran Dede amfiye taş getirirken.  

 

 10-SİVAS  ŞEHİTLERİ  ANITI: 

2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas katliamında yitirdiğimiz canlarımızın anısına, Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Kültür ve Eğitim Vakfı tarafından yapılarak, 2002 yılında Banaz'da yapılan vakıf toplantısında Alaattin Türkoğlu tarafından önerilmiş ve katkıları ile yapılmıştır.  Katliamda yakılan 35 can bir platform üzerinde 35 güvercin figürüyle temsil edilmektedir. Yakın bitişiğinde şehitlerimizin adının kazındığı bir sütun yer almaktadır. Tasarım ve yer tespitini 1979 da Pir Sultan anıtını yapan Cahit Koççoban tarafından yapılmıştır. 1 Eylül 2006 dünya barış gününde açılmıştır.

 Sivas şehitleri anıtına ilişkin Dönemin vakfın başkanı Murtaza Demir  kamuoyuna şu bilgileri vermiştir.

Yönetim Kurulumuz, Pir'in Köyü Banaz'da, 2 Temmuz ‘93 Sivas Şehitleri’nin anı ve mücadelesini diri tutmak adına, Onları anıtlaştırmaya karar verdi. Bu çaba, yüreğimizde öteden beri uhde olarak duran, durdukça da içimizi yakan bir özlemdi. Şimdi, bu yılın nisan ayında temelini atıp, haziran Pir Sultan Şenliklerinde belli bir aşamaya getirdikten sonra, yıl sonunda açılışını yapmak üzere hazırlıklarımızı yaptık; maketini ve çizimlerini tamamladık Anıt yeri için, 1980 yılı haziranında tamamlayıp açılışını yaptığımız, Pir Sultan Anıtı ile, Vakfımız Topuzlu Baba Kültür Merkezi arasında bir yer seçildi. Pir Anıtı, Şehitler Anıtı, Topuzlu Baba Kültür Merkezi ve 1700 rakımlı Pir Sultan Dağı...

Orada:

16. yüzyılda hak, adalet, eşitlik, insanlık ve inancı adına direnen ve bu uğurda darağacına çekilen Pir Sultan Abdal ile; 21 yüzyılda aynı özlemleri tekrarlamaları nedeniyle, bu kez de benzin dökülüp yakılan Türkiye aydınları bir arada olacak, dertleşip, söyleşecekler...

Üstte maketini gördüğümüz anıt, 10 Mt. (yatay) x 5.5 MT. (dikey) ölçülerinde. Alt kaide (h:3.00 mt.) granit mermer üzerinde, 33 güvercinden oluşuyor. Arkada kızıl ateş formu var. Granit kayalar üzerine canların isimleri, yanmak-yakılmak üzerine deyişler, sözcükler oyulacak...

 

11-PİR SULTANIN EVİ:

Hasan Dede ye bitişik olan, halk tarafından Pir Sultanın evi olduğu kabul edilen, Mehmet Şimşek dedenin oturduğu evdir. Mehmet Şimşek dede 1971 tarihinden önce ev ile Hasandede  arasında boşluk bulunduğunu, bu tarihte Haydar Şimşek den ayrılınca binanın ikiye bölündüğünü, evliğin kendisinde kaldığını, Haydar Şimşek Dedenin ise binasını yeniden yaparak o boşluğuda binanın içine aldığını  söylemektedir. Kendisinde kalan asıl evin ise 1988 yılında yeniden yaptığını ama ocaklığın eski hali ile korunduğunu söylemektedir. Şu anda Mehet Şimşek'in oturduğu Pir Sultanın evi ile Hasandede arasında Hakka  yürüyen Haydar Şimşek'in evi bulunmaktadır.

 

  

Bu binanın Pirimizin anılarını anımsatacak her türlü doküman sergilenerek  kültür binası yapımı için kültür bakanlığı proje hazırlamıştır. Binanın aslı korunacak, binada oturan Mehmet Şimşek binada yaşamaya devam edecektir. Şayet bu proje yapılmaz ise her yıl 2 Temmuz öncesi Banaz'ı ziyaret eden İngiltere Alevi Kültür derneği İsrafil başkan ve yönetim kurulu  yapabileceklerini beyan etmişlerdir.

12-ILICAK PINARI:

Banaz'ın buraya yerleşmesine vesile olan pınar. Pir Sultanın ördekleri binbirbaca dan buraya kadar gelmiş, ördeklerini arayan Pir Sultanda buraya gelince ormanın içindeki bu 12 kaynak gözeye hayran olmuş ne kadarda ılıcak mübarek demiştir. O gün bu gün ılıcak denir. Kaynağını bulmak için kazmışlar bulamamışlar su kayıp olmuştur. Bu efsane yıllardır Banaz'da anlatılır. Yaz kış ılıktır. Yıkananların ağrısının ve açısının dökünülen su ile birlikte akıp gittiğine inanılır. Bulunan kurna ve kürünler de hayvanlar sulanır zahire temizlenir. Suyun ılık ve kükürtlü olması çok derinlerden gelmesine işarettir. 2010 yılında valiliğin teklifi ile yeniden yapılmıştır.

Banaz'ın Yunak ihtiyacını karşılayan bitişikteki bina evlere su şebekesi yapılması üzerine işlevini yitirmiş bu binanın yerine köy konağı yapılmıştır. ılıcak çeşmesi 2010 yılında yapılan bir proje ile alttaki halini almıştır. Ayrıntılı bilgi için bakınız sitemizde 21.09.2011 tarihinde yazılan ''Dünden bugüne ılıcak pınarı'' yazısı.

13-ÇELEBİLER:

Pir Sultan ve erenlerin özel sohbet ettikleri ziyaretin eteğindeki dere içinde kutsal mekanlardan. Banazlılar son dönemlere kadar orada cem yaparlarmış. Pir Sultanı yakalamak için askerler Banaz'a geldiğinde Çelebilerde toplantı halinde olduğu söylenir. Kalender çelebi buluşmasının da burada yapıldığı söylenmektedir.

 

Ali Baba'nın Pir Sultan'a ''Pirim senin yerine ben teslim olayım, hırkanı giyerim, sazını alırım ben Pir Sultan'ım derim'' dediği yer burasıdır.

(Geniş bilgi için  sitemizdeki musahip ali baba yazısına bakınız) 

14-PİR SULTAN ABDAL RÖLYEF'İ:

 

Ilıcak pınarı yeniden yapıldıktan sonra pınarın başına Banaz'ı ve Pir Sultanı konu alan bir eser yapılması düşünülmüştür. Pir Vakfı anıt yapımında da bulunan Sadık Öztürk hoca ile görüşerek yontu yapımına karar verilmiştir. Kayseri den getirilen büyük bir taşın ön yüzüne Pir Sultanın büstünü ve şiirini, arka yüzüne ise Sivas şehitlerimizin anısına 33 güvercin ile Pir Sultan'ın idamını anlatan kement  işlenmiştir. Yontu  tamamen Sadık Öztürk Hocanın 2 aylık bir sürede el emeği sonucu yapılmıştır. 26-6-2011 tarihinde yapılan 22 . Banaz etkinliklerinde Arif Sağ ın da katılımıyla açılışı yapılmıştır. 

15-PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR ETKİNLİKLERİ:

Anıtın 1979 yılının Eylül ayının 15 inde açılışı yapılmış bu etkinlik gelenekselliğe dönüşen Pir Sultan Abdal şenliklerinin birincisi sayılmıştır. 24-Haziran1980 de 2 si düzenlenmiştir .  12 Eylül 1980 de derneğimiz kapatıldığı için 1992 yılına kadar yapılamamıştır.1992 de 3.sü

 

düzenlenebilmiştir.  1993 de düzenlenen 4.etkinlikse 2-Temmuzda katliamla engellenmeye çalışılmıştır. 2 Temmuz 1993 gecesi anıtta sabaha kadar Banazlı geçler ateş yakmış, şenliklerin iptal edilip yasaklanmasına rağmen 3 Temmuzda Pir Sultana madımaktaki alevin içinden gelip kır çiçekleri sunulmuştur. Ve her yıl sunulmaya devam edilmektedir. (Geniş bilgi için sitemiz menüsünden Banaz Etkinlikleri bölümüne bakınız)

16-CEMEVİ

1993 Yılında Telli Doğan tarafından yaptırılmıştır. ''Eskiden cemler köyün büyük evlerinde yapılırdı. Bütün köy cem yapılan eve toplanırdı. Evlerde toplanmak zor olurdu. Çocukluğumdan beri  bu sıkıntıyı bilirim'' diyen Telli Doğan köye cemevi yaptırmaya karar verir. Hollanda'da yaşayan hayırsever Tamamen kendi imkanları ile komşu İslim köyünden Ali Esen usta işçiliği ile yaptırmıştır.

 

Her yıl yazın Banaz'a gelir, bakım ve temizlik gibi her türlü  sorunlarını çözer. Semah ve kültürel çalışmalar ve toplantılarda cemevinde yapılmaktadır.

17-DERNEĞİMİZ:

12 Eylül darbesinde derneğimiz kapatılınca o zaman derneğin arsası olan yeri devlet hazineye geçirmişti. 1990 yıllarında  Banaz'da kurulan  Pir Sultan Abdal Turizm Tanıtma ve Dayanışma derneği tekrar satın almıştır. Üzerine 1991 yılında o dönem İstanbul Kartal Belediye Başkanı olan Mehmet Ali Büklü 'nün de katkıları ile dernek binası yapmıştır. Kurucu başkanı Murtaza Türkan ve yönetim kurulu yapmış olduğu faaliyetle önemli bir eksikliği gidermişlerdir. Bu derneğimiz 1994 yılında yaptığı genel kurulla Ankara da ki Pir Sultan Abdal Kültür derneğine dahil olarak Banaz şubesi olmuştur.   

 

Bu bina aynı zamanda sağlık muayene istasyonu görevini de yapmaktadır.

18-KÖY KONAĞI:

1993 Sivas katliamından sonra Sivas valiliği Banaz'a köy konağı yapmak istediğini söylemiş muhtarlık ılıcak pınarının yanında bulunan işlevini yitirmiş yunak ın yerini göstermiştir. Köylüler köyün gereksinimine göre yapalım demişler ama  Valilik projeyi değiştirmek istememiştir. Bina büyük ölçüde bitmiş içi halen düzenlenememiştir. Kullanılmamaktadır. Alt katında yapılacak bir tadilatla eski yunak işlevine uygun banyolar yapılarak hizmete açılabilir. 

19-MORG:

Mezarlığın içine okulun hemen bitişiğine 2006 yılında İstanbul Banaz derneğinin ve Dilaver Doğanın katkıları ile  yapılmıştır.

 


TEBDER KURULUMUDUR
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol