TEBDER KURULUMUDUR
MANA YAZILARI
ALEVİLİK İNANCININ ÖZLERİ

Nazi Almanyası



  • "NAZİ ALMANYASI"


    Nazi Almanya’sı ve Faşizm, Mana yazılarımdan
    Demokrasi adına, bir ülkeye getirilirken, o ülkenin bağımsızlığını özgürlüğünü yok edecek yasaları ancak yapanların elinde olacak, buna da yasa yürütme yargı denir, bu demokrasi adına açılım ihanet paketlerindendir, paketlerin doğrusu şaşırtıcı değildir, bunların demokrasinin finansmanı meselesini birlik içinde olan diş güçler bu güçler kimlerdir faşizmi de içeren Bir devamlılık geçmişten bugüne doğru değil, devamı Nazi Almanya’sı ve Faşizm gerici, geriye çekici bir feodal yapılandırmadır, 

    Türkiye’de ve onun emperyalist dünyadaki ilk büyük diş irtibat merkezi denir bağlı kalan Faşist ideoloji ve kadrolar kanlı gelen ya kansız gelip kan döktüren kerbelalar yaratan dini siyaseti çıkarları uğruna kullanarak kanlı çarkın sermayesini oluşturur, Neonazi kadrolarla iç içe istihbarat servisleri, Nazi Almanya’ndan kalan kadrolarla kurulduğu ürünüdür. O yöntem, son cinayetler nedeniyle ortaya çekti ki, hâlâ yürürlüktedir. Halklar istemedikleri ve altında inim inim inledikleri bir diktatörlük altında mı yaşıyorlar bilinmez mi?

    Nazi Almanya’na Mayıs 1945’e kadar Alman halkının nasıl ("kanının son damlasına kadar") sahip çektiğini Ihan Kerhse son kitabında ("Da Ende") su günlerde Almanlara hatırlatıyor. Sonradan Almanya ya göç ile iççi göçü Türkiye’deki şu et kasap köle tüccarlar ordusuna halkını peşkeş çekti haklarını almadı aramadı, faşist olanlar faşist katilin sırtında yükseliyor? Böyle bir dünyadır, Bu demokrasiler kalıcı değildir yutturulan demokrasi adına, bu kadar dinci, faşist hatta faşist katilin sırtında yükseliyor? Gerçek demokrasi demek halkın rızasıyla yönetmek demekse eğer, demokrasi yoksa yoktur, halkın yarattığı değerleri yok eden modern kölelik getiren halkın yarattığı değerler ve o değerlerin gaspı üzerinde yükseliyor örneğin demokrasi? işin manevi yönü de var: Sadece parasal olarak değil, entelektüel arenada da, ideolojik, ahlaki vs. boyutlarıyla da, demokrasileri finanse eden eşitlik bilmeyen Hep, gerici şeylerdir: Her türlü geri, gerici, milliyetçi, dinci, özetle "piyasacı" unsur, demokrasiyi taşıyan manevi bir havuz oluşturmaktadır. Demokrasi. Sadece bir rıza üretim rejimidir. Kapitalizmdeki bir rejimden söz ediyoruz. Bu rejimin bir biçimde desteklenmesi Kapitalizm, sömürüyü görünmez kılarak sayısız azınlığın siyasal iktidarı belirlemesini sağlıyor. Yaşayan halkın ezici çoğunluğu, kadınlar, köleler, yabancı isçiler vs. yurttaşlık haklarına sahip değildir. İltica eden mülteciler yerini alan modern kölelik yaratılan bunları kullanan demokrasiden bahsediyoruz Çoğunluğun mevcut yönetime karşı çıkmaması için, geri olan her şeyden yararlanarak insanlarda bir "kabullenme zihniyeti" üretebiliyor bu rejim. Bir de bu nedenle faşizme yazılan nitelikleri içeriyor. 

    Demokrasi, faşizmi de bünyesinde barındırıyor. Gizli-açık cinayetlerle ayakta tutan "Bati demokrasisine" hiç şaşırmayalım. Demokrasi, kapitalizm için vardır ve mutlaka faşizmi de içerir. Faşizm, bir yanıyla demokrasi olarak kabul edilebilir onların görüşünce. Faşizm içinde sosyalizm yoktur, Demokrasi faşizmdir ve faşizm de demokrasi, çünkü birbirlerini içerirler. Birbirlerine, olumlu anlamında, muhtaçtırlar. Bununla birlikte, bazı akademisyenler ve analistler faşist ülkelerin paylaştığı temel nitelikleri içeren ve diğer ideolojiler tarafından savunulanlardan farklı olan sistemleri faşizm ekonomisi olarak tanımlar Faşizm ekonomisi ya da Faşist ekonomi, faşist hükümetler tarafından uygulanan ekonomi politikalarını ifade eder. Faşizm otoriter, milliyetçi vekorporatist bir ideolojidir. Faşizm, insan ilişkilerinde Sosyal Darwin’se bir bakışı açısı ile çeliştirilir. Bu sistemde amaç üstün bireyleri desteklemek ve zayıf bireyleri sistem dışına taşımaktır. Ekonomik uygulama açısından ise, başarılı işadamlarının çıkarlarını savunup ve onları teşvik ederken isçi sınıfının sendika ve diğer kuruluşlarını yok etme şeklinde yorumlanmıştır Hitler dediğiniz kişilerde milyonlarca kişiyi öldürmüştür ancak Hitler tek başına birinci dünya savaşı çıkartmış Avrupai yakmış yıkmış tüm dünyada sapık emelleri olan bir kişidir. Unutmayalım ki birçok Müslüman ve Türk’ler de o kamplarda öldürmüştür. Amacı ise tüm dünyayı ele geçirip saf ari irkil meydana getirip diğer ırkları gaz odalarında deneylerde kullanmaktır. Diğer kişilerin yasattığı acılar ülke içerisinde kalınca Hitler kadar ön plana çıkmamışlardır. ,faşizm sosyalizmin düşmanıdır, Sosyalizm korkularıdır, faşizm totaliter estirme sonucu ortaya çıkardığı kişilerdir. Sosyalizmi kötüleyen iyi olduğunu gizleyenler, Hitler Alman Nazizm’i sosyalist değildir, Sosyalizmin getirdiğine düşmandır, Nazizm yani Nasyonal ırkçı faşist yönetimidir diktatör devleti yapısıyladır, Hitler sosyalizme düşmandır, sosyalizmi kullanmak için başa geldiğinde Nazizm Nasyonal-Sosyalist düzen, demiştir nedeni ise sosyalistlerin desteğini istemiş Marxist yapıdan olduğunu açıklamaya gitmiştir, Hitlerin temeli ise Marizimden uzaktır, İtalyan İspanyol faşist devlet yapısıyla benzerlik göstermektedir. Fakat sosyalizmin temeli Markiz’e yani Karl Mars’ın en önemli ve en meşhur çalışması olan Komünist Manifestodaki prensiplere dayanır. Hitler ise Markiz’e ve Marxis düşünce tarzına kesinlikle karşıydı. 1939'da Hitler, Polonya’nın yarısını işgal etti ve tarih bu olay 'savaşa sebep' olarak sunuyor. Asparagas. Naziler Polonya’yı Stalin'le paylaştı. 

    Aynı anda Sovyetler Doğu Polonya’yı işgal etti. Almanya sadece Polonya ile kalmamıştı. Sovyetler, Baltık Cumhuriyetlerini (Estonya filan) işgal etti. Finlandiya ve Romanya'ya saldırdı. Sonuç: Yahudi güdümlü 'Bati demokrasileri' (Fransa ve Britanya), Avrupa’yı Marksizm'e karşı koruyan Almanya'ya savaş ilan etti. Ancak Sovyetlere dokunmadılar, üstelik müttefik oldular sonradan. Hitler ulusal anlamda kabul eden milli halkçılık ilkesiyle üstün ırkı oluşturmayı hedefleyen kafatasçı bir faşizm benimsemiştir. Hitlere ve müttefiklere faşist değil demek çok komik. Dünyanın en kapitalist devleti ve en anti sosyal antikomünist devleti Amerika bile faşist olarak vurgulamıştır. İçten sosyalizme vurmak için bu sosyalist tanımlaması yapardı. Simdi gelelim asil meseleye. Günümüzde Neo-Nazizm kavramı çok değişti. Başlarda Alman Gençlerinin oluşturduğu Doğrudan Nazi Almanya’sı ile ilişkilendirilen Neo-Naziler ve Aşırı Sağcı Etnik Gruplar. Alman devletinin sahiplendiği koruduğu yetiştirdiği beslediği Hitlerin propagandası yapılıyor, beyinler Hitlerin dünyası ile buluşturuluyor örümcek zihniyete dönüştürülüyor en büyük tehlike budur, Bu Neo-Nazizm? Yeni faşizm demektir manada, Nazi Almanya’sı ve Faşizm Bu olgu artık evrensel olmaya başlamış ve Aşırı sağcılığın aynı zamanda Faşizmin yeni bir versiyonuna dönüşmektedir.
     
  • Şuanda ABD[Amerika Birleşik Devleri]'de bile "Amerikan Nazi Partisi" adli bir siyasi parti bulunmaktadır 2.Dünya Savaşını Kazanan Devletler Sadece Nazileri ortadan kaldırmakla kalmayıp Tarihide baştan yazmışlardır. Fakat her ne kadar Almanlar Hitleri sevmeseler bile şuan mezarından kalkıp yürüse Almanların yarısından çoğu onun peşinden gider. Bunun nedeni kişiliğinin çok esrarengiz olması ve geniş kitlelere nasıl seslenildiğini bilmesiydi konuşurken sanki insanlar hipnoz etkisine giriyorlardı. Bazı Tarih Bilimciler Hitlerin Gizli bir tarikat olan "Tule „‘ye bağlı olduğunu söylemektedir. Acaba Hitler Sadece kendi rolünü oynayan bir piyonuydu? Dünya devletleri günümüzde perdenin önünde görünenler tarafından değil, görünmeyenler tarafından yönetilmektedir... Bu kişiler diledikleri zaman diledikleri devlet adamını öldürebilirler, hükümetleri devirebilirler, hatta gerekli görürlerse soykırımlar bile yaptırabilirler. O denli gizli, tehlikeli ve güçlüdürler. Her yerde ajanları vardır. Her olay gözlemektedirler. Hitlerin yazmış olduğu kendi kişisel günlüğü olan "Kavgam" Adlı Kitapta sürekli Rusların Almanları soykırıma yönlendirdiğini ve tahrik ettiğini belirtmiştir. Tabi bunlar ne kadar doğru ne kadar yanlış kimse bilemez. Kavgam Kitabini okumayı bitirdiğim anda Tarih’ten hep şüphe duymaya başlamışımdır. Bu yüzden sürekli araştırmalar yapıp gerçekleri öğrenme isteği doğmuştur içimde. Almanya’da ölenler azınlıklar diğer ırklardan olanlar renkten dinden olanlar diğer mezhepten olanlar ve sakatlar dünyaya sakat gelenler ve Yahudiler, çingeneler homoseksüeller, sosyalistler, demokratlar aydınlar, Marksistler komünistler solcular, 20. yüzyılda ortaya çıkan faşist ideologların ve faşist hareketlerin kökenini anlamak bakımından çok önemlidir. Pek çok ülkede iktidarı ele geçirebildiğini, iktidarda hangi yöntemleri kullandığını ve nasıl bir kâbus oluşturduğunu incelemek gerekir. Bilindiği gibi, 20. yüzyılın ilk faşist rejimini İtalya’da Binitte Muslini kurmuştur. Onu Hitler Almanya’sı ve François İspanyası takip etmiş, böylece Avrupa I. Dünya Savaşı’nın hemen ardından faşist ideolojiyle yüz yüze gelmiştir. 1930'lu yıllarda faşizm popüler bir siyasi ideoloji haline gelmiş, pek çok ülkede irili ufaklı faşist partiler kurulmuş, faşistler Avusturya ve Polonya'da da iktidarı ele geçirmiş, böylece tüm Avrupa bu akımdan etkilenmiştir. 

    Dünyaya hâkim olmak isteyen dünyayı yönetmek isteyen bir diktatörlük savaşı vardır, başını İsrail Siyonizm çeker Amerikan emperyalizm çeker, onların kararı ile dünyada demokrasi diye yutturdukları dayatmalar geçerli olur dengeleri bozan sınırları bozan tek bir çıkara dayanan egemenliktir dünya da egemenliğidir, eski Mısır firavunların her biri lanetli idi, Amerikan İsrailli ırkı eski Mısır firavunların soyundan gelenler lanetli kalanlar, İslam ülkelerinde ise İslam adına bir İslam gerçek İslami benimsemez yönetimler karşıdır, nedeni ise, Amerikan İsrail eski Mısır firavunların soyundan gelenler yeni bir İslam adında iklimli bir İslam yaratmışlardır, Süfyaniliğin soyu Muaviye’den, Muaviye’nin dölü yezitten gelen soyları etinden kanından mayasından olan soylar ile lanetlenenler dünyada topluluğu kurulmuştur, bunlar en büyük tehlikedir faşizmdir, bu dünyanın düzen adaletsizlik çarkı mutlak yıkılmalıdır, gerecek düzen kurulmalıdır, gerçek düzen ise ya sosyalizmdir, ya bırakılan emanetlerdir bırakılan emanetler ise, gerçeklerden olan dört kitabin kendidir dört kitap ile birleşen bir vücuttun bulan Aleviliktedir, yolun Aleviliğidir bırakılan kurandır, yol hak Muhammed Alinin yoludur hak ile güzel canlar dualarım ile hak ile yazan benlim abdal


    "SÜRGÜN EDİLEN HALKLAR"

  • Sürgün edilen halklar, mana yazılarımdan-faşist cunta Kenan evren,
    Hedeflerinden biri, ulusal ve etnik bağlılıkların yerine geçecek yeni bir kimliği oluşturmak, etnik tarih ve diğer bireysel kültür biçimleri yeni kuşaklara aktarmalarını engellemek, şiddet içeren önlemlere başvurmuşlardır. 

    Tüm azınlıklar bu diktatörce asimilasyona maruz kalmış bu halklar yüzlerce ölüm kampına dağıtılmış ve etnik ve ulusal kimlikleri yok etme amacı taşıyan organize ayrımcılığa maruz bırakılmıştır. Tümüyle yerlerinden edilmiş Bu sürecin mirası, sürekli olarak Aleviler bir vücuttun bulmuştu, faşizmin korkusu halklarını yok etmeye yönelik özel bir arzusu da vardı; cumhuriyet temellerini yıkmak, laik çağdaşlığın devrimciliğin temelini çatısını yıkmaktı amaçları, din diye dindarlık diye süfanlık muaviyelık yezitlerin temellerini oluşturmak çatılarını atmaktı arzuları idi, kontrolü ve her ihanete erişim konusunda gelecekte çıkacağına kesin gözüyle baktığı bir savaşta bu halklar aydınları dönemin ozanlar yazarları çizerleri ocak sahipler dergâh tekke sahipleri Ali evladından seyitlerdir, 

    Büyük Terörü tüm Aleviliği yok etmek için katliamlar soykırımlar asimilasyonlar halkları etkiledi, tüm dini liderler rasgele fetvalar verdiler fermanlar okudular ,vatandaşlarına vatandaşlıkları birlikte yok edildi, cahil kalmış cahil bırakılmış omuzların da taşınan faşizmi kabul edenlerdi, başının Taci ettiler, kendilerinden kuşku duyulan desteğini vermeyene karşı gelen direnen isyan edenler tüm tutuklandı; zindanlar hücreler dolduruldu, ayrılıkçılarına karşı başlatılan bombalama operasyonunun şiddeti artırıldı ve sonuçta çok sayıda köy tamamen yok edildi 12 Eylül’de köyleri şehirler kasabalar bir ülkenin her yeri karış, karış kuşatmaya tankları orduları panzerleri ile aldı ve makineli tüfekler altında yaşayan herkesin özgürlüğü gasp edildi, Nazi Almanya sının benzeri gerçekleştirildi, ölüm kampları kuruldu, yargısız idam edildi, kurşunlara dizeldi onlarca sayısız diri diri toprağa verildi, 

    Genç kadınlar çoğunlukla çocuklar yaşlılar ailelerine yiyecek içecek bulamadılar dağlara çıkarıldılar, böylelikle, sürgün edilen halklar kaçınılmaz bir asimilasyonla yüz yüze kalıyordu ekmek Su çok az bulunuyordu ve çoğunlukla kırılıyordu; sürgün edilen halklar bu duruma alışkın değildi. Kerbelalar yaratılmıştı, yerli halk ise yeni gelenlere haydut, amansız katil ve yamyam terörist vatan haini olarak bakıyordu. Kendilerini sürgün edilenlerin Naziler gibi faşist işbirlikçileri olduğu söylendi deliller ile kanıtlandı, kendilerini İşkencelerden geçirenlerin sakat bırakanların işkencelerde başkalarının hayatını kaybedenlerin görgü tanıkları hep bir şikâyet haklarını savunma listesinde, faşist düzenin yarattığı kirliliğin acımasızlığını kanıtladılar, faşizme karşı cephe alanlar, Cephede çarpışanlar akrabalarıyla yakınlarıyla eşleri dostları çocuklarıyla olan haberleşmenin kesilmesi üzerine kendi bölgelerinde bir şeylerin kötü gittiğini düşünmeye başladılar. Yâda köyünden şehire gidemeyenler, yâda şehirden köyüne gelemeyenler, bunlar ülkemizde yaşanan toplu katliamlardandı, çoğunlukla sakat kalmış yerli halk da işin hakikatini anlamaya başladı Neler olduğunu öğrendikten sonra, aylarca ve hatta yıllarca aileleri aradılar. Çoğunlukla da hayatta kalabilen akrabalarının sadece bir kaçına ulaşabildiler sürgün edilen diğerleriyle aynı kötü muameleye tabi tutuldular, yârdim edilmedi, devletin kaynaklarından yardımlar kesildi, topraksız hale gelenler, diş ülkelere kaçmak zorunda bırakılanlar yüzbinleri buldu, topraklarını terekedenler diş ülkelerde yaşama mücadelesi verdi, aşırı iklim koşulları sürgün edilenlerin sağlığını derinden etkiliyordu Bilinmedik hastalıklar başladı tedavisiz doktorsuz bakımız, iğne ilaçsız sargısız ölüme terkedildiler, Sürgün edilenlere çoğunlukla en yorucu işler veriliyordu. Kimsenin çalışmadığı işler, modern kölelik yaratılmıştı, Sınır dışı edilenlerin yerleştirildikleri yerleşim birimlerinde iyi gelişmeler olmuyordu acı haberler geliyordu, sahipsiz bırakılmıştı devleti tarafından, sürgün edilenlere (özel yerleşim birimi) statüsü verilmemişti; yerleşim yerlerinin dışında sürgün edilenlerin izin belgeleri taşımaları zorunluydu.
     
  • Yollara engeller ve kontrol noktaları kuruldu özgürlükleri kısaltılmış, isyancı diye adlandırılmış, terörist damgası vurulmuş vatan haini ilan edilmişlerdi, cumhuriyetini kazanan cumhuriyetin evlatları, bırakılan emanetin sahipleri ne hale gelmişlerdi, Sürgün edilenler kadın-erkek ayrımı gözetilmeksizin kırbaçlanıyordu ve sayısız tecavüz vakası rapor ediliyordu Yerleşimcilerin kendi ana dillerinde konuşması, geleneksel dans, müzik, ibadet cem ayinleri vb. pratikleri yapması yasaktı. Eğitimin verilmediği, temelleri bozuk olanın süfyanlaştırmak için Muaviye dölü yezitten olmaları için din adına din derlerim veriliyordu, faşist düzen sahip çıkmaları kukla olmaları işbirlikçilerden yanı olmaları için dersler veriliyordu bunlar zorunlu derslerdi, Aleviliğin ibadetlerine karşı asimilasyon sürdürenler dünyada inanç din özgürlüğüne fikir düşünce savunma özgürlüğüne karşı suç işliyorlardı, küfürler ederek silahların tipçiyi ile yaralar açarak, çokların üzerinde sigara söndürerek, faşizm kendini tatmin etmeye çalışıyordu, korkuları içinde biliyorlardı gün gelecek affedilmeyecekler, sürgün edilenlere, toprak kazandırma yurt edinme konut imkânı sağlanmıyordu. Sürgün edilenlerin kendi topraklarındaki tüm varlıklarını silmek üzere önlemler aldı Hükümet sürgün sırasında kaybedilen mülkiyet konusunda herhangi bir telafi imkânı sunmadı. Sakat bırakılanlarda işkencelerden geçirilenlerde tutuklanan yıllarca tutuklu kalanlarda bir telafi imkân sunulmadı, kültürel miraslarının paha biçilmez örneklerini temsil eden her şeye el konuldu ellerinden alındı verilmedi, aile değerleri bırakılan mirasları tarihi eşyaları mülkiyetleri korunmadı, kemerler, küpeler ve bileziklerinin de paraları da kayıp olduğunu fark ettiler yaşlılar hızlı bir şekilde öldüğü için birçok efsane ve halk masalı da yok olmuştu. Geri dönenlerden çalışabilecek durumda olanlar çeşitli sanayi ve tarım tesislerindeki barakalara yerleşirken geri kalanlar en ilkel koşullarda yaşam mücadelesi vermek zorunda kaldı. Tıbbi tesisler hemen hemen hiç yoktu dolayısıyla geleneksel nüfus yapıları değişti, sicile işlenenler aydınlar sosyalistler devrimciler aleviler, ikamet yeri olarak sürgünlere tayin devlette görevini yapanlar görevine alınmadı, görevlerinden mevkilerinden uzaklaştırıldı sürgün edildi. Sürgünlerin devamı gerçekleşti, çoklarına geri topraklarına dönmelerine izin verilmedi. 

    Mutfak Bıçak Çeşitlerine kadar toplatılmış veriler ile 8 tir tir ve plak kasetçalar her çeşitten veriler ise 23 tir ve her çeşitten olmak üzere kitaplar tapabilmiştir verilere göre 82 tir, silah terör vatan haini kanunlar yasasından yargılanmışlar, yayın başın evleri kapatılmış, gazeteler durdurulmuş kapatılmış, göçenlerin sürgün edilenlerin topraklarına el konulmuş, yurtdışına kaçanların iltica edenlerin mülteci olanlarında topraklarına el konulmuş her şeylerine el konulmuş, devletin hazinesine zimmetine geçirilmiş, sonrada başkalarına peşkeş çekilmiş, satılmış, başkalarına tapular verilmiş, Cunta lideri Kenan Evren cuntanın 12 Eylül darbesiyle "Ülke uçurumun eşigine"getirdi, Darbe adım, adım hazırlandı Cunta, emperyalizm Amerikan Israil çıkarları için ve oligarşi için kesin bir ihtiyaçtı cuntanın görevi devrim mücadelesini bastırmak için gelmiştir, sosyalizmden korkan faşist Amerika Israil Amerikan emperyalizmi desteklediler başa getirdiler faşist Cunta lideri Kenan Evreni cunta Amerikan emperyalizmin İsraillin maşası oldu köleliğini kabul etti kuklası olarak tarihe girdi, lanet olsun Amerika’n emperyalizmine İsrail Siyonizm’ine, lanet olsun Kenan evren fasit cuntaya cuntacılara lanet olsun, lanet olsun yandaşlarına yalaklarına iki cihanda lanetlenen kaldılar lanetlenecekler, yaşasın laik çağdaş ülkemiz atamız cumhuriyetimiz, yaşasın devrimcilik yaşasın sosyalizm yaşasın Alevilik yaşasın bırakılan emanetlerden olanlar emanetlerine sahip çıkanlar ol emanetleriz bizler, benlim abdal

TEBDER KURULUMUDUR
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol