TEBDER KURULUMUDUR
MANA YAZILARI
ALEVİLİK İNANCININ ÖZLERİ

Tohumun Çatlaması

Mana yazılarımdan,

Alevilikte, tohumun çatlamasıyla ilgili mana yazılarım:

Tohumsuz meyve oluşur mu? Evet ol oldur. Meryem örnek gösterilir ve evladı nasıl gelir dünyaya, mana olarak bilimin kabul etmediği, bilimin cevapsız kaldığıdır. Tohumda döllenme olur, olmadan meyve verilmez, oluşumu zamandır, tohumun rengi vardır, yedi ayrım ile damar oluşturur, rengi yedidir, toprak - kıta da yedidir ve toprağında yedi deryada gelenlerdir, tohumda sulp oluşması ise, mayadır, âdemin mayası denir, ilk adam âdem denir sonra âdem ismini alır, bitkide tohumun farklılıkları ise, acısı tatlısı zehirli ve piki olanı olmayanı vardır, bunlar dört unsurdur.
Tohumlar ayrı topraklarda gelir işlenir, çeşitli bitkilerde işlenir, işlenmeyen duruma gelenler ise ya kurudur, ya piçtir, mayası ise işlenemez haldir, her toprağa düşen tohum uygun koşullarda gelişir uygun aylarda mevsimlerde gelişir, filizlenerek dönüşüme yaşam gelişir, süreci zamandır, bitki alanlarında çoğaltılmasına yarayan tomurcuk, sağlamcık, verimcilik, doluculuk, dörtten oluşur, bitki tohum meyve sebze, kimi kış ayları için kullanılır kimi mevsimine göre kullanılır, kimi ise bir ömür çürümeden kullanılır, ana madde ilki evveli diye geçer o zaman, cinsi, maddesi, cansızı, canlısı ayrılır, üzüm cibresinden neler olabilir çok şeyler, üzümden gelişir, bağında asmanın toprak altında damarlaşması iledir, sunulan insana üzüm, üzümde cibresi, ezmesi dostluğa kardeşliğedir, insan bağların azmadan, insanlık terk edilmeden insan olmak âdem olmakla adam olmakladır.
Kimi cins-i maddeler ise tohum olarak, geri dönüşümdür, olgunluktur, kendini bilmektir, kendine gelmektir, kendini kazanmaktır, kendini merdivenlerden çıkartmasıdır, tarlan olur toprağın demektir, dökülen âlın terin demektir, bazı tohumlar ise tahıl adı verilir, ertesi yıl verilen anlamındadır, bazı bitkiler ise tozlu olur toz şeklindedir, insanlığa ibret içindir, gönül âleminde toz kondurmamaktır, edep erkâna imana leke düşürmemek anlamındadır, kendini bırakır toz rüzgârda dağılır, tohumlar vardır, gözle görülmez, rüzgâr halinde giter toprağın bulur, tarımda bitkisi olur, bazı toz halinde olanlar ise o bitkiler üreyen bitkiler denir, bazı tohumlar ise zamanı geldiğinde lif tohumları oluşur, yağ gibi çıkarılır, kimi oluşan zamanla tohumlar günü geldiğinde zehirli haldedir dokunulmaz ölümcüldür, nefes ile yaklaşılmaz ölümcüldür, kimileri ise, uyuşturucudur, yağ gibi çıkarılandır, kimi tohumlar yağlıdır, minör besinler denir, tokoferol denir tokoterienollerin isimlerini alır,
Bazı değerli olmayan gıdası olmayanlar vardır, bazı gıdası olanlarda vardır, besleme değerli ve beslenme değeri denir, iç ve diş örtüsü ayrı ayrıdır, kimi yaprak halinde, kimi kırıntılar halinde, kimi ince kimi çok kalın halindedir, kimi ceviz kabuğu gibidir, ol ceviz kadar olmak anlamı ise, içine sığmalı kabuğuna sığmalı irşadın olanla olacak olan demektir.

Eleme tarama harman denir elde edilene rahmet bereket denir, bazı tohumlar susuz yetişir, bazıları ise çok sulu olmalıdır, bazıları ise normal olarak, bazıları ise tek güneşle olur, bazıları ise, bir kaç yılda bir defa olabilir bazıları ise yârim asırda olabilir bazıları ise bir kaç asırdan bir kaç aşıra denk gelir, bunlarda vardır ayrı tohumdur, İnsan çıplak gelir, tohumun çatlamasına benzer, su çekilir, çekilmeden şişer, çatlamasına gelir, çatlaması demek yaşama hazırlanması devre geçirmesidir, zamanın hesablaşmasıdır, beklenen günün tarihin saatin saniyenin olmasıdır, an be an denir, ol denir, hak denir, sancıdan kurtulmak, çatlaması olayına denir, çocuğun çıplak gelmesi, elbisesiz olması, mucizesi, suda toprakta yerde gökte ateşte rüzgârda aldığı hak nefesinedir, aclır çatlayarak denir,
Tohumun çatlaması gönül gözünü açanlar için, kendi sesini dinlemesidir, duymasıdır kulaklarında o sese sensin diyebilmesidir, insan konuşur, toprak çatlamadı demesi, toprağın susuz kalmasıdır, toprağın bereketsiz kalmasıdır, toprağın yoğrulmamasıdır toprak tohum ister, su ister vermek ister verimliyim der, anlamaktır, toprak gök mucizemdir der, yağmur sudur, der, aşk berekettir der, yol haktır hizmettir der, emek zamandır der, ateş beni alamaz beni saramaz kül edemez der, rüzgâr beni kopartamaz der, köküm sağlamdır der toprak, toprak çöl olmayı kabul etmez, çöl bırakılmayı kabul etmez toprak, hazır olduğunu açıklar, toprak mucizesini ise tohum ekildiğinde tohumun çatlaması ile göredir, toprak cevap verir, sağlam isterim sağlam al, çürük istersen mayası bozuk istersen piç alırsın, toprak cevap verir insan toprağa benzer, sen bir tohum gibisin, ben seni bağrıma basarîm, çürük olanı asla mayası bozuk olanı asla, kabul etmediğimi asla, kabul edilmeyen ise, lanetlenendir, sakın bana gelme lanetlenmiş der,

İnsan toprakta kendi sesini duyar, bakarsa bile susuzluğunda susuzluğunu hisseder, toprağın yarılma anında ise, çatlaması anında can gözü ile fark eder hisseder koşar, insan yağmurda bolluktur, güneşte ise enerjisidir, insana ay denir gün güneş denir, enerjisi olduğundan, insan tohumun çatlaması olduğundandır, insanında kabul ettiği kabul etmediği vardır, ol yaradan neyi kabul etmiş ise insan kabul etmiştir, ol yaradan neyi kabul etmemiş ise insanda kabul etmemiştir, kabul edenler ise, mayası bozuk mayası piç çıkmıştır, lanetlenmiştir,
Ateş yakandır, ateş kül eder, ateşin karşısında bir ateş daha vardır, nübüvvetin nurudur, hiç bir ateş nübüvvetin nurunu nurundan olanı yakamaz, kül edemez, toprak seslenir, kimseye kıyanlardan olma, incitme incitenlerden olma, kerbeladan olan kerbelalar yaratma, lanetlenme lanetleneni kabul etmiyorum,
Toprak seslenir, bir damlacık su için, sevgi tohumunu kalbinde görürüm, akan gözünden sevgi gözyaşın toprağımda olanı susuz bırakır mı bıraktığın hiç gördün mü, aşığı saran, hak aşıklarını saran sevgidir, aşktır, işte su işte toprak işte yer gök deniz, işte ateş işte rüzgâr, insan kendini küçük görür, Fırtınaların kopacağını görür, ateşinde yanacağını görür, su varken susuz kalacağını susuz hakka yürüyeceğini görür, bir heves uğruna olmayacağını görür, belden aşağı düşlemeyen, eline diline beline sahip olan, kendini tohumdan görür kendini çatlayarak var olduğunu var olacağını dönüştüğünü dönüşeceğini görür ölümsüzlüğünü görür,
Tohum olmak sabrın bilmektir, sabrına tahammülü olmayan güçsüzdür, sevgisi olan kalpte yeşerir filizlenir gül olur çiçek olur çatlayıp yeşermesi için ilk tohumun çatlaması gerek,Toprak seslenir bak insanlığı büyüleyen benim büyüyerek de ne hale geldiğini gör büyüdüğün gibi yaşlandığın gibi hakikatin farkına gel, gerçeğin safhalarından geçisin böyledir, toprak gerçekçi olanı sever, çatma takma alın teri olmaksızın mayasızı, piçleri, nefsine uyanı sevmez, torak çatlamasını bileni sever, insan kabuğunun yarılması açılması içinde gizlediği mevsimlerdir, her mevsimin görevini iyi getirmesi gibidir insan yaşamında ölümünde bile ölümün olmadığını olmayacağına toprağa düşmesi ile tohumun çatlayacağına inanmasıdır, kök salan görür kendini damar görür kendini, her mevsim içinde görür kendini insanın tohum olduğu gibi, evrim süzgecinden geçtiğini görür sonuçta Alevilikte evveli olan ruhunun dört kapısında teslim olandır, hava su toprak ateş, kapılarının aşkın tohumun simgesidir ezmeden ezilme olmaz üzüm ezmeden suyu çıkmaz üzümün manada, dört maddenin öğesinde dengelerin terazinin varlık dairesinin oluşumu çemberi denir, yasalar hükümler adaletler hakikatler denir, insanı kırma incitme ezme öldürme denir, bir karıncayı bile incitme ezme öldürme denir, varlığın birliğin yokluğun hiçliğin evvel ölümün içinde olmaktır, dört kapının kırklara bağlanmasıdır, evveli kırkların başına niyazın vermesidir, türap olmasıdır, eşiğine teslim olmasıdır,şeriat ,tarikat ,marifet,hakikat kapısından öte ise sırrı hakikata erme kapısı ise belden yoldan bağlanmaktır,
Temizlik gerekir, denir, elbisen temiz olsa bile için temiz olmalı, giydiğin temiz olsun, vucutun temiz olsun, için temiz olsun, ruhunda temizliğinde nübüvvetinle kalsın, Tohumun çatlaması temiz su iledir, kirli su ile olmaz, zehirli su ile olmaz, tatlı veya tuzlu su ile olmaz, yedi toprakta bulunan yedi deryada bulunan, yedi gökte bulunan, yedi kat yerde bulunan ve insan derisinde yedi kattan oluşan ve insan bilgeliğin yedi dairesinde oluşandır, insanda dış temizliği, anlam ise dünyanın temiz tutulması, toprağın temiz tutulması, ateşin temiz tutulması, yerin göğün temiz tutulmasıdır, aldığın nefesin gibi nefesin temiz tutulmasıdır, anadan dünyaya gelmek tohumun çatlaması demektir manada, temizlik başlar, geldiğinde abdestledir, temizliktir, yatar kalkar temizliktir, yürür evinin içinde odasında temizliktir, dışa açılır yürür temizliktir, dengeler ise hep temizliktir, zerrece kiri kötülüğü kabul etmez, ak pak olunması şarttır, dört anasırdan geldim diyen dünyevi dörttür der, dört kapı kırk makama bağlıdır, insani devre üçler hak Muhammed Alidir tamamlayan, beşler esmadır, dünya güzelliklerin var olması varına kavuşmasıdır, yediler deyince de görme duyma eşitme algılama hissetme sezme duygu fark etme lezzet alma hep temizlik iledir, su demek ise paklan demektir, ateşi söndürme der anlamı ise çıranı uyart demektir, toprak dünyaya belin balgama toprak olacaksın, toprağın kabullendiğini kabullen, lanetli olma demektir, ağaç ol yeşer demek tohum ol demektir sağlam ol iri diri ol verimli ol, piç olma demektir, mayada ise mayası bozuk olma mayası sağlam ol demektir, güneş ol demek ise, ay sensin gün sensin nübüvvet ol, kararma zerrece kararma suç isleme, günah işleme lanetlenenden olma, insana kıyma, incitme öldürme, kerbelalar yaratma, kerbelalar yaratan cehennemliktir cehennemlik olan lanetlenendir, kâinatta dört unsur, Alevilikte Allah Muhammed Aliye bağlılıktır on iki imamlara bağlılıktır, biri kırklardan kırkı birden olmaktır, eşiğine niyazın vermektir, Alevilikte 3ler 5ler 7ler 12ler 14masumu paklar 17 kemerbestler 40 Lârın darında olamtır, darını bilen anasır-i bilendir, Alevilikte, nefes pirdir pirden ola, nefes pirden gele, gelen nefes hak Muhammed aliden ola, denir, kur´an Alevilikte bırakılan emanettir, ehlibeytim demek bırakılan emanetimdir demek, emanetlerine sahip olasın demek ol sahip çıkan, şefaat bulanlardan demektir, belden geldiği gibide yolundan gelenler yolunu sürenler şefaat bulanlardır denir, şefatları üzerine ola hak diyenlerin hak Muhammed aliye bağlı kalanların yolun yezitine uymayanların yolun yezitine uymayacak olanların, şefaat verile Allah Allah eyvallah hak ile hü darına darında cemine aşkı niyazına duaların kabülüne,
Niyazın verenlerin Niyazi kabul ola, darında didarını göre bula, benlim abdal pir teslim abdal ocağın aşkına aşk ile dualarımızın kabulüne hak eyvallah gerçeğin demine hü,
Yazan: seyid pir benlim abdal


 
TEBDER KURULUMUDUR
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol